Diş sıkma ve diş gıcırdatma günümüzde en sık karşılaştığımız rahatsızlıklardan biridir. Basitçe bireyin normalden fazla miktarda dişlerini sıkması, gıcırdatması ve bu sırada aşırı kas gücü uygulaması olarak tanımlayabiliriz. Bir çeşit parafonksiyondur. Günümüzde özellikle şehir yaşantısında, insanlar fazla miktarda stres yaşamaktadır. Tüm bu edinilen stres doğrultusunda, diş sıkma gibi olumsuz alışkanlıklar edinilebiliyor. Aslında kişi üstündeki birikmiş stresi atarken bir bakıma kendi vücuduna zarar verebiliyor.
İlginç olan şu ki; diş sıkma ve gıcırdatma problemi olan bireyler genellikle bu durumun farkında olmazlar ya da sadece arada bir diş sıktıklarını ve bu durumdan çok fazla rahatsız olmadıklarını söylerler. Aslında durum pek öyle değil. Araştırmalar doğrultusunda, diş sıkma alışkanlığının daha çok geceleri aktif halde olduğunu söylememiz gerekir. Yani kişi zaten uykuda olduğundan, yaptığı eylemin farkına pek varamaz. Dolayısıyla durumdan memnuniyetsizlik belirtemez. Fakat uzun süre bu alışkanlığa bağlı olarak ortaya çıkacak ciddi hasarlar, erken teşhisin önemini ortaya çıkarır.
Kendi başınıza bu durumdan nasıl şüphelenirsiniz?
Yemek yerken veya çenenizi sağa, sola, öne doğru hareket ettirdiğinizde, kulağınızın altındaki bölgede ağrı oluyorsa, çıtırtı veya kütleme sesi geliyorsa, sabah kalktığında çene kaslarınızda yorgunluk oluyorsa hekiminize muayene olmanızda fayda var.
Tedavi yöntemi nedir?
Uygulanan bütün tedavi yöntemleri dişlere, kaslara ve eklemlere gelecek zararı önlemek üzerine kurulmuş durumda. Kişiye özel hazırlanmış şeffaf gece plakları şu an için tedavide altın standart pozisyonunda. Alternatif olarak kaslara botoks uygulaması da bir tedavi seçeneği. Özellikle botoks ile 6 ay süre ile kaslarda ciddi bir güçsüzlük oluşturulması hedeflenir. Böylece eski güçlü kaslarda olduğu gibi bir anda kuvvetli sıkamaz hale geliyorsunuz. Bir dönem popüler olarak kullanılmış olan antidepresanlar ise şu an için tercih edilmiyor.
Msc. Dt. Ali Ozan Zencircioğlu